Bugün sizlere, aklıma geldikçe yüzümde gülümsemeye neden olan, aklımda kaldığı kadarıyla ilkokul 4. sınıftaki 2 tane pankartla ilgili anımdan bahsetmek istiyorum. Hala var mı bilmiyorum ama bizim zamanımızda kutlamalar için stadyuma gidip pankart kaldırırdık. Hatta bunlar televizyonlarda da yayınlanıyordu. Kutlamaların coşkuyla yapıldığı zamanlardı.
Öğrenciler olarak otobüslere doluşup elimizdeki pankartlarla birlikte stadyuma gidiyorduk. Pankartların 2 tarafı da renkliydi. Dizlerimizin üzerinde de hangi sayıya hangi rengin denk geldiğini gösteren bir kağıt vardı. Bizim oturduğumuz yerin tam karşısında hangi sayıyı gösterirlerse biz ona karşılık gelen rengi bulup kaldırıyorduk.
Şansıma (artık şansmıdır bilemiyorum) ilkokulda sevdiğim kız da yanıma oturmuştu stadyumda. Bir keresinde karşıdan sayı gösterildiğinde, yanımdaki kıza bakmaktan, pankartın ters tarafını çevirmişim. 😀 Bunun farkında bile değilken bir ara gözüm aşağıdaki kalabalığa takıldı. Öğretmenler birine sesleniyor ama arada mesafe olduğu için kime olduğunu anlamadım. Yanlış yaptığım için aşağıdan öğretmenler bana sesleniyormuş. 😀
Bu arada sanırım biz küçük olduğumuz için o pankartları taşımak biraz zor geliyordu ya da biz pek taşımaktan keyif almıyorduk galiba. Biz de dayımın oğluyla güya kendimizce “uyanıklık” edip otobüse dönmeden önce stadyumda gördüğümüz bir çocuğa elimizdeki pankartların hepsini verdik. 😀 Otobüse döndüğümüzde öğretmenimiz Yılmaz Kurtlak kapının önünde bekliyordu. “Pankartlarınız nerede?” diye sordu ve ardından bize panik yaptıran o cümle geldi. “Pankart olmadan otobüse binemezsiniz!” O anki tatlı telaşımızı hiç unutamıyorum. 😀
Tahmin edebileceğiniz gibi bizim istikamet belli. Hemen pankartı verdiğimiz çocuğun yanına koştuk. Sayısını bile hala hatırlıyorum. Birimiz 2 birimiz 3 tane pankart aldık. Otobüse geri döndük. Normalde bize verilen pankart sayısı daha fazlaydı. Hepsini bir arada tuttuğumuz için elimizde kaç tane olduğu belli olmuyordu. 😀 Otobüse binerken pankart sayımı yapılmıyordu. Bu sayede otobüse binebildik.
Hayatımdaki en hoş ve komik bulduğum, unutamadığım anılarımdan biridir. Bu yazıyı okuyanlara belki komik gelmeyebilir ama biz olayı yaşadığımız için kendi halimize kendimiz bile gülmüştük.
Comments of this post