Bilginizi Arttırın;
Bir konuda bilginiz ne kadar fazlaysa o kadar başarılı olursunuz. Bu sadece kablosuz internet ile ilgili değil. Hayatınızın her aşamasında geçerli. Kablosuz internet ve güvenlik ile ilgili internetteki bir çok makaleyi okuyun. İngilizceniz varsa, Türkçe yazılmış makalelerden ziyade İngilizce makaleleri okuyun. Ne kadar fazla bilgi sahibi olursanız, kablosuz internetinizi de o derece güvenli hale getirmiş olursunuz.
Mac Filtresi Kullanın;
Mac filtresinin ne olduğunu kısaca anlatayım. Her bilgisayarın, cep telefonunun veya bu tarz aygıtların kendine ait mac adresi vardır. Harflerden ve rakamlardan oluşan bir adres bu. Kullandığınız modemin ayarlarında Mac filtresi büyük ihtimalle vardır. Bilgisayarınızın veya cep telefonunuzun adresini Mac filtresine ekledikten sonra sadece sizin eklediğiniz bilgisayar veya cep telefonu kablosuz internete bağlanır. Kablosuz internetinize sızmaya çalışan kişi amatör ise bu yöntem işe yarar. Eğer deneyimli bir kişiyle bu yöntem pek de yeterli değildir.
Güçlü Şifreler Kullanın;
Bence, kablosuz ağlarda en çok dikkat edilmesi gereken kısım bu kısımdır. İnternette okuduğum yazılardan bazılarında, insanların, kolay şifreler kullandığı söyleniyor. Hatta qwerty, 123456 gibi şifreleri insanların çok fazla kullandığıyla ilgili istatistikler de vardı. Eğer bu tarz kolay bir şifre oluşturduysanız, bu, internetinizin şifresini başkasına kendi isteğinizle vermenizle aynı anlama gelir. Güçlü şifre derken neyi kastediyorum?. Kullandığınız şifre olabildiğince uzun olmalı. Şifre ne kadar uzun olursa kırılması da bir o kadar zor olur. Ayrıca içerisinde büyük harf, küçük harf, rakamlar ve özel karakterler kullanılmalı. Ben böyle bir şifre nasıl oluşturabilirim derseniz internette bunu yapan bir sürü yazılım var. Google’da aratırsanız bulabilirsiniz.
Sadece Güçlü Şifre Oluşturmak Yeterli Mi?;
Cevabım tabi ki hayır. Kullandığınız şifre uzun ve güçlü bir şifre bile olsa bu kırılamayacak anlamına gelmez. Şifreniz ne kadar güçlüyse kırılması süresi de o kadar uzar. Kablosuz internetinize sızmayı kafaya koymuş birileri varsa sizin alacağınız bir önlem daha var. Şifrelerinizin kırılması konusunda fazla paranoyak iseniz belirli aralıklarla şifrenizi değiştirin. Örneğin haftada bir veya 10 günde bir şifrenizi değiştirin. Şifrenizi kırmaya çalışan kişi daha ilk şifreyi kırmaya çalışırken siz şifrenizi değiştirmiş olacaksınız. Böylece karşınızdaki kişi şifreyi kırsa bile siz şifrenizi sık sık değiştirdiğiniz için bir daha şifre kırmayla uğraşmayacaktır.
Haftada Bir Kez Şifre Değiştirmek Yeterli Mi?;
Bu soruya cevap olarak hem Evet, hem de Hayır diyebilirim. Sık sık şifre değiştirmek yeterlidir. Ama bunun yanında bilgisayarınızın güvenliğini de sağlamak zorundasınız. En büyük tehdit Trojanlardır. Trojan dediğimiz yazılım sayesinde bilgisayarınızda her türlü işlemler yapılabilmektedir. Örneğin; Trojan’ı size kurdurtan kişi sizin bilgisayarınızdaki bütün şifreleri çalabilir, ekran görüntüsü alabilir. Siz şifrenizi haftada bir değiştirseniz bile bilgisayarınızda trojan varsa bu yöntem işe yaramaz. Çünkü karşı tarafın, yaptığınız her işlemden haberi olur. Bu arada Trojanlar, virüsler gibi kendi başlarına çalışamazlar. Trojanları bilgisayarı kullanan kişinin çalıştırması gerekir. En sık kullanılan yöntemlerden biri trojanı resmin içine gömmektir. Siz, bir başkasından resim aldığınızı zannedersiniz. Bu resmi açıp görüntülediğinizde resim görünür ama arkaplanda trojan da çalışmış olur. Bazı anti-virüs yazılımlarında trojanlar için de koruma mevcuttur. Trojana karşı da önleminizi alırsanız sık sık şifre değiştirmek işe yarar.
Şans Faktörü de Önemli;
Kablosuz internetiniz için şans faktörü de internetinizi korumak için kullanacağınız yöntemler kadar önemli. Peki bu şans faktörü ne ?. Kablosuz internetinizi büyük ihtimalle evde kullanıyorsunuzdur. İnternetinizin belirli bir kapsama alanı var. Bu alanın dışında kalan kişiler sizin için risk oluşturmuyor. Ama bu alanın içerisindeki herkes sizin için potansiyel bir tehlikedir. Şans faktörü de bu insanların bilgisayar bilgisiyle doğru orantılı. Çevrenizdekilerin bilgisayar bilgisi az ve internet anlayışları sadece Facebook kullanmak ise sizi tehdit eden bir unsur yoktur diyebiliriz. Yani çok şanslısınız demektir. 🙂
Bu kadar işlemi yapmak size zor mu geldi?;
“Bunları yapmayla kim uğraşacak. Bu kadar şeyle uğraşmadan daha kısa bir yol var mı?” dediğinizi duyar gibiyim. Evet, yukarıdaki işlemleri yapmadan da %100 güvenlik sağlayabileceğiniz bir yol daha var. Kablosuz internet yerine kablolu internet kullanın. O zaman yukarıdaki hiçbir işlemi yapmanıza gerek kalmaz. Her güzelin bir kusuru vardır. Benim size tavsiyem ihtiyacınız olmadığı müddetçe kablosuz internet kullanmayın. Kablosuz internet kullanıyorsanız da önleminizi alacaksınız. Maalesef başka yolu yok.
Comments of this post