IRC demek benim için internete atılan ilk adım demek. Bir internet kafeye gidilir ve kulaktan dolma bilgilerle kafe sahibine sörf yapmak istenildiği söylenir. Alınan cevapla sörf yapmanın, internette gezinmek demek olduğu öğrenilir.
IRC açılır ve sohbet etmeye başlanılır. İki veya üçüncü yazıda ASL? Sorusuyla karşılaşılır. IRC dilinin verdiği bilgisizlikle kafe sahibi çağırılır ve anlamı öğrenilir. Burada İngilizce kelimelerin baş harflerinin birleştirilmesiyle kısaca yaşın, cinsiyetin ve nereli olduğun sorusuna yanıt aranır. Verilen cevap da örneğin 20m Turkey gibi bir yanıttır. Ben o zamanlar genelde yabancılarla konuştuğum için Turkey yazıyordum. Buradaki M harfi de Male yani erkek demek. Bayanlar Female’in F harfini kullanıyordu.
Bütün bu sohbeti yapmak için de MIRC programını kullanıyorduk. Zurna‘da yanlış hatırlamıyorsam axi ve ata kanallarında dolanırdım.
Genelde insanlar bir kanal belirler ve oralarda takılırlardı. Sürekli konuştuğunuz kişiler bile olurdu. Artık abi kardeş konumuna dönüşürdü olay. Neredeyse akraba olacak kadar yakın olunurdu. İnsanlar birbirlerine dertlerinden bahsederdi. Ben de zamanında benden büyüklerin kafasını az şişirmedim. Hani bir gün olurda bu yazıyı okuyacak olurlarsa kendilerinden verdiğim rahatsızlıklardan ötürü özür dilerim.
Bir süre yabancılarla sohbet ettikten sonra Türklerle (özellikle kızlarla) sohbet etmeye başlamıştım. Hatta bir keresinde aynı kızla iki kere tanışmıştım. İki kere nasıl tanışılır demeyin. Takma ismi kayıt ettirmezsen farklı isimlerle de giriş yapabiliyorsun. Neyse kız ikinci konuşmamızda seninle sohbet etmiştik demişti. 🙂
O zamanlar ismim konusunda kendince dalga geçenler veya saçma sapan şeyler söyleyen de oluyordu. İsmimi sorduklarında “Polat” deyince “Ben de Memati” diyenler oluyordu. İnanmıyorlardı. 🙂
Bir dönem sohbet olayının içine edenler olmuştu. Bayan takma ismiyle (nickiyle) kanallara girip sohbet etmeye çalışanlar oluyordu. Bunlar genelde kibar bir tabirle erkeklerden hoşlanan erkeklerdi. 🙂 Bu kişilerin sayısı artınca IRC ortamını bıraktım. O zamanlardan kalma bir alışkanlık olacak ki ne zaman bir bayan beni sosyal medyada takip etmeye başlasa bir an için aklıma “Acaba gerçekten bayan mı?” sorusu geliyor. IRC döneminden kalma bir alışkanlık ve güvensizlik diyelim.
O dönemle ilgili anlatmadığım bir şey kaldı mı bilemiyorum. Şimdilik aklıma gelenler bunlar. Ne olursa olsun güzel günlerdi. O dönemi görebildiğim için mutluyum.
IRC’yi bilen ve kullanmış olan sizler neler yaşadınız? Yazının altına yorumlarınızı bekliyorum.
Comments of this post
Serdar Kara
05 Haziran 2013
İlk bilgisayarımı liseye başladığımda almıştım (1997). Bilgisayarı kurduktan sonra ilk işim Superonline'dan bir internet paketi satın alıp, Robotics marka çevirmeli modemle internete bağlanmak olmuştu. Sınıf arkadaşlarımın çoğu benden önce internet kullanmaya başlamışlardı ve sohbetlerinde mIRC, ICQ gibi şeyleri duydukça meraktan deliriyordum.
Kısa süre sonra bir ICQ numarası almış ve mIRC kullanmaya başlamıştım. Hazırlıkta okumanın verdiği gazla ilk başlarda Almancamı geliştirmek için büyük bir fırsat olarak görmüş ve o amaçla kullanmıştım. Fakat zamanla IRC serverlardan ve bu serverlardaki lisemize ait bir kanaldan haberdar olmuştum. O günden itibaren mIRC benim için eğitimden çok zaman öldürme aracına dönüşmüştü 🙂
Başında saatler geçiriyor, yeni yeni mIRC scriptler deniyor, lisenin kanalında op olmak için okulda kulis yapıyordum 🙂
O yılları hatırlamayıp bu yorumu okuyanlar belki bir anlam veremeyecekler ama dönemin trendleri bunlardı ve ciddi ciddi kafa yorardık . Hatırlattığın için teşekkürler Polat.
P_Buyukarslan
05 Haziran 2013
Aynen. Dediğin gibi op olmak önemliydi. Takma isminin yanında artı (+) almak bile önemliydi. 🙂 Bazı komutlarla whois bilgilerini gizlerdik. mIRC scriptlerinden kelebek, internet kafelerde çok popülerdi. Hatta o dönemlerde kafeye gittiğimde hep aynı müzikler çalardı. Ben de unuttuklarımı hatırlattığın için sana teşekkür ederim.
Serdar Kara
05 Haziran 2013
Şimdi hatırladım nickin yanındaki + işaretinin anlamı "voice"di. Kanal operatörü ortaya yazı yazmayı kapattığında voicelerin yazma yetkisi oluyordu 🙂
O yıllar aynı zamanda benim HTML ile tanıştığım yıllardı. İlk statik HTML sayfamı kodlayıp members.xoom.com/istanbullisesi şeklinde ilk sitemi açmıştım 🙂
P_Buyukarslan
05 Haziran 2013
Ben de ilk websitemi o zamanlar açmıştım. Hatta arşivimde bir yerlerde duruyordur muhtemelen. Bulabilirsem hostinge atıp paylaşırım. :)) Websitemin sayfalarından birinde o zamanlar IRC'de sohbet ettiğim birkaç kişinin resmini filan da eklemiştim. İlk başlarda IRC'de sohbet ağırlıktaydı. Daha sonra oyun oynamaya yönelmiştim. Zaten internet kafede yapılacak başka bir şey de yoktu. Oyunlar sıktıktan sonra internette araştırma yapmaya başlamıştım. Şu anda Facebook-Twitter neyse o zamanlarda IRC öyleydi.