Atatürk

Mutlu Musunuz?

mutluluk

Hepimizin hayatında yaşadığı şeyler üç aşağı beş yukarı aynı. Gündelik hayatta yaptıklarımıza öyle sıkı sıkıya bağlıyız ki, arada mola verip de kendimize “Mutlu muyum?” sorusunu sormuyoruz.

Olaylara hep kötü, olumsuz tarafından bakıyoruz. Bardağın dolu tarafına (sahip olduklarımıza) bakmayıp hep boş tarafına (sahip olamadıklarımıza) bakıyoruz. Gözümüzün önündekileri görmeyip, sahip olduklarımızın değerini bilmeyip hep sahip olamadıklarımızı istiyoruz.

Mutluluğu yakalamak, mutlu olmak aslında sanıldığı kadar zor değil. Çoğu zaman mutluluğu yakalama fırsatımız varken kendi egolarımız, gururumuz ve isteklerimiz yüzünden elimizdekilerden de oluyoruz. Sadece kendimiz için yaşama düşüncesi hep ön planda. Olaylara olumlu tarafından bakabilsek, ben değil biz olabilsek, sadece kendi mutluluğumuzu ön planda tutmaktansa karşımızdakileri de mutlu edebilsek, etmeye çalışsak, bizi mutlu edene hak ettiği değeri versek… Bunları yapmak zor değil. Önemli olan bunları yapmayı İSTEMEK!

Size sorduğum soruyu kendime de yönelteyim. Ben mutlu muyum? Mutlu olmamam için bir sebebim yok. Beni mutsuz etmeye çalışan insanlara, yaşadığım problemlere, sıkıntılara rağmen mutluyum. Hayatımda bu tarz can sıkıcı şeyler nasıl olsa her zaman olacak. O halde bir de bunları düşünerek kendime fazladan dert, sıkıntı çıkarmanın bir anlamı yok. İnsanlara karşı kırgınlık, kızgınlık, öfke vs. hissetmediğiniz sürece, içinde bulunduğunuz dünya daha çekilir bir hal alıyor.

Mutlu olmayı becerebiliriz. Yeter ki bunu kalpten isteyelim ve olaylara hep kötü tarafından bakmaktan vazgeçelim. Eğer mutluluğu yakaladıysanız, bırakmayın. Vazgeçmeyin. Genelde çoğu kişi kolay yolu seçiyor. Siz zor olanı yapın. Sahip olduğunuz mutluluğun değerini bilin. Sizi mutlu eden biri varsa onun değerini bilin.

Yazının başlığındaki “Mutlu musunuz?” sorusunun yanıtını yorum olarak aşağıya bırakmayı unutmayın. 😉

Comments of this post

Henüz yorum bulunmuyor!