Değer verdiğiniz insanlarla aranız bozulduğunda veya birinden ayrıldığınızda, bazen mantığınız size aksini söylese de siz o kişilerle ilgili hatıraları (bunlar fotoğraf, yazılar/e-mailler, müzikler, videolar, konuşma kayıtları vs.) silmek zor gelir. Sanki silerseniz her şey temelli bitecekmiş gibi gelir. Hayata tutunmak için bir amacınız kalmayacakmış gibi de gelebilir. Belki de bilinç altında farkında olmadan “Ya her şey düzelirse” düşüncesi yattığından dolayı da böyle yapıyor olabiliriz.
Fakat böyle davranmak aslında insana mutluluktan ziyade mutsuzluk getirir. Bazen bırakmak gerekir. Çünkü bırakmadığınızda ya da bırakamadığınızda sanki hala sizin hayatınızın bir parçasıymış gibi hissetmeye devam edersiniz.
Bu yüzden yeni yıla sayılı günler kalmışken, ben de bu söylediklerimi uygulamaya karar verdim. Bu yazı yayınlandıktan sonra beni geçmişe bağlayan, geçmişi hatırlamamı sağlayan ve hatırladığımda beni huzursuz/mutsuz eden her şeyi hard disklerimden bulup (çok düzenli klasörleme yapmadığım için hard disklerimin ve mail kutumun (muhtemelen binlerce mail birikmiştir yine.) içi çöplük gibi :/ zaman alacak belli ki) silmeye karar verdim. Geçmişi ve yaşanmışlıkları arkamda bırakıp yeni yıla, yeni bir başlangıç yaparak girmek istiyorum.
Şu bir gerçek ki sizin canınızı en çok acıtan kişiler, hep en çok değer verdikleriniz ve sevdiklerinizdir. Fakat sizi gerçekten sevselerdi, sizin canınızı acıtmak isterler miydi?! Sizi mutlu etmek isteyen, her zaman yanınızda olmak isteyen insanları hiç bırakmayın. Gitmek isteyen kendine bir bahane her zaman bulur. Siz, hak edenler ve ne olursa olsun sizin yanınızda olmak isteyenlere değer verin. Tabii ki üzülen siz olmak istemiyorsanız…
Comments of this post