Mary and Max filmi son zamanlarda izlediğim ve beni çok etkileyen filmlerden biri oldu. Etkilenme nedenim de farklı duyguları bir arada yaşattı bana.
Filmin Konusu: Melbourne’un arka mahallerinden birinde yaşayan, 8 yaşındaki yalnız ve tombul Mary Dinkle ve New York’un karmaşasında yaşayan 44 yaşındaki obez Aspergers Syndrome arasında sıradaşı bir dostluk yeşerir. Aradan geçen 20 yıla, iki kıta arasındaki mesafeye ve yaşamlarındaki iniş çıkışlara rağmen, Mary ile Max arasındaki arkadaşlık devam eder…
Filmin siyah-beyaz ve animasyon oluşu sizde kötü bir film izlenimi uyandırabilir. Filmi izlemeden önce ben böyle düşünüyordum. Fakat izlerken -hatta daha ilk 10-15 dakikasında- fikrim değişti.
Filmde hem gülüp hem de duygulanacağınız yerler mevcut. Günümüzde unuttuğumuz arkadaşlıkların/dostlukların ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlattı bana. Şu anda bile filmin bazı sahneleri aklıma geldikçe gülüyor, bazı sahneleri aklıma geldiğinde duygulanıyorum. Filmi izledikten sonra bir kez daha izlemeyi istediğim nadir filmlerden.
Herkesin hayatında bir Mary’si veya Max’i olmalı. Umarım sizin vardır. Eğer varsa, onu sakın bırakmayın.
Comments of this post
Sargita
18 Haziran 2014
Mary and Max unutulmaz bir film. Her izleyişinde aynı duyguları aynı yoğunlukta yaşatır insana.
P_Buyukarslan
18 Haziran 2014
Belirli aralıklarla tekrar tekrar izlenebilecek bir film.
volkanatabey
25 Haziran 2014
güzel film gerçekten
Ezgi Yaratan
28 Haziran 2014
Bende de merak uyandirdi. Öneri icin tessekkurler. Izlenicek filmler sirama aldim.
P_Buyukarslan
28 Haziran 2014
Mutlaka izle. Rica ederim. 🙂